Bayburt'ta, kır sümbülü (Bellevalia) türüne ait yeni endemik bir bitki keşfedildi.
Ege Üniversitesi (EÜ) ve Bayburt Üniversitesinden iki bilim insanı tarafından literatüre kazandırılan bitkiye "Bayburt Sümbülü" adı verildi. Kop Dağı'nda bitkiler üzerine araştırma yapan Bayburt Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Abdurrahman Sefalı, Bahtlı bölgesinde farklı olduğunu düşündüğü soğanlı bitkiyi inceleme altına aldı. Sefalı, daha sonra bu bitkiyi EÜ Botanik Bahçesi ve Herbaryum Uygulama ve Araştırma Merkezi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasan Yıldırım'a gönderdi. Konu üzerinde gerçekleştirilen ortak çalışma sonucunda bu bitkinin şimdiye kadar literatürde ismi yer almayan bir tür olduğu sonucuna vardı.
Yıldırım ve Sefalı, bitkiyle ilgili hazırladıkları bilimsel makaleyi Yeni Zelanda kökenli Phytotaxa Dergisi'ne gönderdi. Geçtiğimiz günlerde yayımlanan makaleyle literatüre kazandırılan endemik bitkiye "Bayburt Sümbülü", bilimsel olarak ise "Bellevalia bayburtensis Sefalı&Yıldırım" ismi verildi.
Doç. Dr. Hasan Yıldırım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kır sümbülü olarak bilinen "Bellevalia"nın dünya genelinde yaklaşık 80 kadar türle temsil edildiğini söyledi. Kır sümbülünün Türkiye'de 35 türünün bulunduğunu ifade eden Yıldırım, Bu bitkilerden 21'inin endemik olduğunu hatırlattı. Bayburt Sümbülü'nün önemli bir buluş olduğunu dile getiren Yıldırım, şunları kaydetti:
"Bu bitki çok dar bir yayılış alanına sahip. Çok küçük bir alanda çarşak diye tabir edilen kırık küçük taşlık alanda yer alıyor. Popülasyon çalışmasında yaklaşık 300 sümbül olduğunu gördük. İleride belki artabilir ama sayının çok yüksek olduğunu düşünmüyoruz. Sayısının az ve yayılış alanının oldukça dar oluşu nedeniyle nesli tehlike altında. Bu nedenle öncelikle yöre halkı ve yerel yönetim tarafından bitkiye sahip çıkılması ve alanda meydana gelecek aşırı otlatmalar veya insan etkisinden kaynaklı tahribatların önüne geçilmesi gerekiyor."
Abdurrahman Sefalı da Bayburt'un bitki çeşitliliği üzerine çalışmalar yaptığını dile getirdi.
Yeni endemik bir bitki türü keşfetmenin mutluluğunu yaşadığını aktaran Sefalı, "Bu tür, Bayburt isminin verildiği 3'üncü bitki oldu. Bu da Bayburt'un biyolojik özelliklerinin, bitki çeşitliliğinin ne kadar önemli olduğunun ispatı niteliğindedir." değerlendirmesinde bulundu.
Yorum Yazın